Open stance, ingilizcede açık duruş manasına gelir. Teniste de aynı şekilde vücudunuzu daha verimli kullanarak topla buluşmayı sağlar. Tenise yeni başladıysanız ve hocanız da acemiyse(acemiliğini belli etmiyorsa) normal klasik forehand vuruşta çapraza adım at diye sizi zorlar. Genelde forehand vururken çapraza adım atılır, atılmaz diye bir şey yok, yani kesinlikle bu klasik forehand yanlıştır demiyorum. Sadece open stance daha garanti daha verimlidir diyorum. mantığımızı çalıştıracak olursak klasik vuruşta çapraza adım atıyoruz yani denge daha az. Open stance vuruşta ise yana adım attığımız ve gövde rotasyonunu da işin içine kattığımız için daha dengeli bir vuruş mümkün. Aşağıda klasik forehand ve open stance arasındaki farkı gösteren bir temsili fotoğraf koyuyorum. Lütfen ayaklara ve topla buluşma noktalarına dikkat edelim…
KLASİK FOREHAND VURUŞ
Şimdi bu, klasik tip forehand vuruşa güzel bir örnek. Çapraza doğru bir adım atıp topla buluşmuş. Mini tenis sahasında oynarken bu stil çok güzel işler ama tam sahaya açılınca pek etkili vuruş yapamazsınız. Her şeyden önce open stance gibi dengeli bir vuruş değil. Adam burada topa vururken sol kolu aşağı sarkıyor yani hiçbir fonksiyonu yok. Open stance forehand vururken diğer kol sanki bir perdeyi aralarmış gibi hafif yukarıda ve yana açık olur. Bu, dengeli, gövde rotasyonlu bir vuruşa zemin hazırlar. Klasik tip forehand’e göre daha etkili ve garantidir.
OPEN STANCE
Şimdi de ünlü tenisçilerin open stance vuruşlarını inceleyelim. Örnek olarak Clister, Williams, Dementieva, Federer gibi ünlü tenisçileri seçtim. Görselleri incelerken oyuncuların ayaklarına ve gövde rotasyonlarına dikkatli bakın. Yukarıdaki yazlıkçı amcanın topla buluşması mı daha dengeli daha güven verici yoksa aşağıdaki gibi yana adım atarak open stance vuruş mu daha dengeli?
Open stance vururken ille de yana adım atacaksınız diye bir şey yok, eğer adım atacak mesafeniz yoksa siz de yana kaçın. Kısacası topla aranızda bir adım kalacak kadar aranıza mesafe koyun. Topla buluşacağınız en güzel nokta; vûcudun yanı, bel hizalarıdır. Topla çok önde buluşursanız bu sefer topu rakip sahanın sağına soluna kaçırırsınız. Size bu teknik biraz karmaşık gelmiş olabilir fakat ayaklarınız çalıştığı vakit vuruşu daha iyi kavrayacaksınız. Yandaki görselde oyuncu topa vururken dirseği hafif kırık, sol eli ip cambazı gibi dengesini sağlayacak kadar yana ve çok az yukarı açılmış(yeşil renkle çizdiğim yerleri, üstteki görselle kıyaslayın) adımını çapraza değil de yana doğru atmış. Böylece gövde rotasyonunu daha iyi yapabilecek, yerden daha fazla güç alarak vuruşu tamamlayabilecek.
aşağıdaki fotoğrafın üzerine tıklarsanız, büyük halleri açılır…